Bu, topluluğun sürdürülebilir kalkınmasını destekleyecek, stratejik bir dengedir: Makine, insan ve çevre, gelecek nesillerden ödün vermeden mevcut neslin ihtiyaçlarını karşılamak için birbirini destekleyen ve pozitif bir sinerji içinde bir aradadır. Bu, Argo Tractors markasının verimliliğe, üretkenliğe, sosyal ve çevresel sürdürülebilirliğe dayanan bir yaklaşımla teknolojik açıdan üst düzey traktörler tasarlayarak takip ettiği hedeftir.
Tarımsal mekanizasyon alanında lider olan İtalyan sanayi grubu, son iletişim kampanyasında köklü kurumsal değerlerinden birini şu cümleyle özetliyor: “Yaşamı iyileştirerek tarımı iyileştirmek”. İnsan, traktör ve çevre arasındaki uyumlu bir ilişkiyle bütünleşen su, toprak ve hava gibi doğal elementler bu slogana eşlik ediyor.
Argo Tractors Pazarlama Direktörü Antonio Salvaterra, “Bu sloganla, şirketimizin tarihinde derin kökleri olan ve Morra aile grubunun endüstriyel büyümesini şekillendiren bir kararlılık değerini özetledik,” diyor. “Çok uluslu bir şirket olarak, özellikle de toprakla ve toprağın ekilip zenginleştirilme şekliyle yakından bağlantılı olan üretimimiz için topluma ve çevreye karşı sorumlu olduğumuzu biliyoruz. Bu nedenle, merkezinde insanlara ve çevreye duyarlılığın ve saygının olduğu, verimli, yüksek performanslı traktörler yaratma yolundaki araştırma ve geliştirme çalışmalarımızda teknolojik inovasyonu ön planda tutuyoruz. Bu anlamda müşteriler, tedarikçiler ve işbirlikçilerle verimli diyalog kurma konusunda da örnek oluyoruz”.
Çevre koruma ve sürdürülebilirlik konusundaki kararlılığımız, Endüstri 4.0‘a dayalı tasarım ve üretim seçimlerimizin yanı sıra, uzmanlık eğitimine ve tesislerimizin teknolojik yenilenmesine yansır. Örneğin Waterwall projesi, 2010 yılından bu yana yabancı yağları ve yağ buharını ortadan kaldıran rejenerasyon adını verdiğimiz bir yenilenme süreci ile soğutkan kullanımını kesme imkanı yaratmış, dolayısıyla atık soğutkanları azaltıp sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamını destekleyerek, üretim süreçlerinin çevreye olan zararlı etkilerini azalttı.
Bu işlemler, traktör bileşenlerinin değerinin %65’inin Argo Tractors bünyesinde üretilmesinin yanı sıra, ürün kalitesi ve sürdürülebilirlik için en üst düzey özeni sağlar.
Elektrifikasyon yatırımları, Eima Uluslararası Teknik İnovasyon Ödülü’ne layık görülen Landini REX4 modelinin Electra – Evolving Hybrid sistemi ile sürekli iyileştirmeyi hedefler. Üretimin geleceğini öngören konsepti, ön aksta iki elektrik motoru, sensörler, frenleme ve yavaşlama sırasında enerjinin geri kazanımını amaçlayan bir jeneratör özellikli batarya içerir. Bu yaklaşım, dizel motorun öndeki elektrik motorları çalıştırdığı ve geleneksel mekanik arka dişli takımıyla sürekli olarak “konuştuğu” hibrit bir traktör ortaya koyar. Sonuç, temelde arka ve ön tekerlekler arasındaki mekanik orandan bağımsız olan sistemle paralel bir hibrit sistem. Bir araya gelen teknolojik iyileştirmeler %10 yakıt tasarrufu, %15 daha geniş direksiyon açısı ve ulaşım modunda daha fazla denge sağlar.
Bu, özel yatırımlarla şirkette üstlendiği merkezi rol sayesinde kaliteli performans, tasarım ve konfor sunan ve Argo Tractors ürünlerinin küresel pazarda en çok talep gören ürünler arasında olmasını sağlayan Araştırma ve Geliştirme departmanının son başarılarından yalnızca biridir.